15 Aralık 2007 Cumartesi

İttihat ve Terakki`nin güçlü paşası

Enver Bey ile İttihat ve Terakki Cemiyeti `nin ileri gelenleri 23 Ocak 1913 tarihinde Babiali Baskını `nı gerçekleştirdiler. Enver Bey öncü rol oynadığı bu hükümet darbesinde Kamil Paşa `ya İstifanamesini imzalattı. Ardından padişahı ziyaret ederek Mahmud Şevket Paşa `nın sadarete getirilmesini sağladı. 12 Haziran 1913`te Mahmud Şevket Paşa `nın vurulmasından sonra ülke yönetimine fiilen el koyan İttihat ve Terakki içindeki askeri kadronun lideri haline gelen Enver Bey hayati kararların alınmasında etkili oldu 31 Mart Vak `ası üzerine geçici olarak yurda dönen Enver Bey İstanbul `da Hareket Ordu `suna katıldıktan sonra tekrar Berlin `e gitti. 12 Ekim 1910 tarihinde Birinci ve İkinci Ordu manevralarında hakem olarak görev yapmak üzere yeniden İstanbul `a geldi ve kısa bir şüre sonra geri döndü. Mart 1911`de İstanbul `a gelen Enver Bey , 19 Mart 1911`de Makedonya `daki çete faaliyetlerine karşı alınacak tedbirleri denetlemek ve bu alanda rapor hazırlamak üzere bölgeye gitti. Enver Bey dolaştığı Selanik , Üsküp , Manastır , Köprülü ve Tikveş`te bir yandan çetelere karşı alınacak tedbirler üzerinde çalışırken öte yandan İttihat ve Terakki Cemiyeti ileri gelenleriyle görüştü. 11 Mayıs 1911 tarihinde İstanbul `a döndü. 27 Temmuz 1911`de Malisör isyanı sebebiyle İşkodra `da toplanan İkinci Kolordu`nun erkanıharp reisi olarak Trieste üzerinden İşkodra `ya gitmek üzere İstanbul `dan ayrıldı. 29 Temmuz `da ulaştığı İşkodra `da Malisör isyanının bastırılması, İttihat ve Terakki Cemiyeti `nin Arnavut üyeleriyle olan meselelerinin hallinde önemli rol oynadı. Daha sonra Berlin `e geçtiyse de İtalyanlar `ın Trablusgarp `a saldırmaları üzerine yurda döndü. Enver Paşa Mısır `da... 3 Eylül 1911 tarihinde Selanik `te yapılan İttihat ve Terakki Cemiyeti merkez-i umumi toplantısında İtalyanlar `a karşı bir gerilla savaşı yürütmesi fikrini savunan Enver Bey bu görüşünü diğer örgüt üyelerine de kabul ettirdi. 8 Ekim 1911`de padişah ve hükümet yetkilileriyle görüştükten sonra İskenderiye `ye gitmek üzere 10 Ekim 1911`de İstanbul `dan ayrıldı. Mısır `da ileri gelen Arap liderleriyle çeşitli temaslar kurup 22 Ekim `de Bingazi `ye hareket etti. Çölü geçerek 8 Kasımda Tobruk`a ulaştı, l Aralık 1911 `de Aynülmansur`da askeri karargahını kurdu. İtalyanlar `a karşı yapılan muharebe ve gerilla harekatında büyük başarılar elde etti. 24 Ocak 1912 tarihinde bu görevine ilaveten Bingazi mutaasarrıflığına tayin edildi. 10 Haziran 1912`de kaymakam oldu. Kasım 1912 sonlarında Balkan Savaşı `na katılmak üzere Bingazi `yi terkederek tebdili kıyafetle İskenderiye `ye, oradan de bir İtalyan gemisiyle Brindisi `ye gitti. Viyana üzerinden İstanbul `a dönen Enver Bey , l Ocak 1913`te Nazım Paşa ile görüştü . Harbiye nazırı ile Kamil Paşa `nın istifaya zorlanması ve yerine savaşa devam edecek bir hükümetin kurulması konusunda anlaşmaya vardı. Daha sonda bu fikri, Kamil Paşa `nın görevde kalmasını isteyen Sultan Mehmed Reşad `a da kabul ettirmeye çalıştı. Enver Bey ile İttihat ve Terakki Cemiyeti `nin ileri gelenleri 23 Ocak 1913 tarihinde Ba -biali Baskını`nı gerçekleştirdiler. Enver Bey öncü rol oynadığı bu hükümet darbesinde Kamil Paşa `ya İstifanamesini imzalattı. Ardından padişahı ziyaret ederek Mahmud Şevket Paşa `nın sadarete getirilmesini sağladı. 12 Haziran 1913`de Mahmud Şevket Paşa `nın vurulmasından sonra ülke yönetimine fiilen el koyan İttihat ve Terakki içindeki askeri kadronun da lideri haline gelen Enver Bey , hayati kararların alınmasında etkili oldu. II Balkan Savaşı sırasında 22 Temmuz 1913`te Edirne `ye girişi toplum nezdindeki prestijini daha da artırdı. 15 Aralık 1913`de Miralay , 3 Ocak 1914`te Mirliva , aynı tarihte Ahmed İzzet Paşa `nın yerine Harbiye nazırı oldu. ErkanHarbiye -i Umumiyye Reisliği 8 Ocak 1914 tarihinde aynı zamanda Erkan -i Harbiye -i Umumiyye reisliği görevini üstlenen Enver Paşa yeni görevinde büyük bir gayretle, I. Balkan Savaş`nda bozguna uğrayan Osmanlı ordusunun yeniden düzenlenmesine çalıştı. Eski dönemin yaşlı paşalarının tamamına yakın bir kısmı emekli edildi ve genç subaylar orduda önemli göreve getirildi. Pan Turanizm kampanyası Enver Paşa , Harbiye Nazoro olduktan sonra, ilk olarak mevcut üç orduya bir dördüncüsünü ekleyerek, uzun zamandor tasarladoğo planon ilk bölümünü ortaya koymuştur. Gerek harp okulu yollaro, gerekse subaylok yollaronda olsun, kendi kadrosunu oluşturabilme mücadelesi veren Enver Paşa , elindeki adamlarla sistematik bir çaloşma programona girdi. Büyük Kafkasya İdeali için kollaro sovado. Kosa süre içinde kendi kurduğu orduya başkumandanlok etmeye başlayan Enver Paşa , arkadaşo Talat Paşa ile birlikte Türk ve İslam dünyasono kucaklayan, hatta Turani soydan bütün Milletleri kapsayan Pan Turanizim kampanyasını yürürlüğe koydu. Enver Paşa `nın mahiyetinde çalışmış olan Rauf bey ve Kazım Karabekir gibi subaylar onun bu çabalarının başarılı olduğunu kabul ederler. Enver Paşa `nın bu düzenlemesi bir anlamda Cumhuriyet `in kuruluşunda önemli rol oynayan o kadronun da Osmanlı ordu teşkilatında yükselmesini sağladı. Enver Paşa , Harbiye nazırlığı sırasında `enveriye ` adı verilen askeri ve aynı adla anılan, sesli, sessiz harflerin her harfinin ayrı yazılması ile uygulanan bir yazı gibi yenilikler yaptı. Enver Paşa , İttihat Terakki Cemiyeti tarafından Almanya ile ittifak anlaşması sağlamak İçin girişimlerde bulunmak üzere görevlendirildi. Enver Paşa `nın ilk girişim ve teklifleri Alman İmparatorluğu `nun İstanbul Büyükelçisi Hans von Wangenheim tarafından reddedildi. Daha sonra Avusturya -Macaristan yetkililerin de baskıları ile Wangenheim`ın Şansölye Betmann Hollweg`in itirazlarına neden olan Kayser II . Wilhelm`in şahsi emriyle Ağustos 1914 tarihli ittifak anlaşması ile Genel kanaatin aksine, ittifak anlaşması Almanlar `dan gelmediği gibi bu alanda yanaşmamakta uzun süre direnen de Alman İmparatorluğu olmuştur. Dolayısıyla Enver Paşa `nın Osmanlı Devleti `ni bir oldu bittisi sonucunda Almanlar `la ittifak anlaşması imzalatmakta zorladığı tezi doğru değildir; ayrıca hiç bir büyük Avrupa devleti tarafından ittifaka dahil edilmeyen Osmanlı Devleti `nin Alman ittifakını sağlaması gerektiği konusunda İttihat ve Terakki liderlerinin tamamı aynı kaanati taşıyordu. 31 Mart Vak `ası
Önce İttihatçolar, açokça iktidaro ele almadolar. Nazorlar, Sultan Hamit rejimi vezirlerinden seçildi. İmparatorlukta sevinç büyüktü. Türkler , hürriyet için, imparatorlukta ekseriyet olan azonloklar ise, başka manada hürriyet için seviniyorlardo. Ancak İttihatçolar`on hataso yüzünden Bulgaristan Prensliği (96,345 km2, 4,338,000 nüfus ) istiklalini, Türkiye `den ayroldoğono, hükümdaronon bundan böyle `kral ` sanono taşoyacağono ilan etti. Ayno gün (5 Ekim 1908), Bosna -Hersek eyaleti (51 564 km2 , 1,932,000 nüfus), Avusturya -Macaristan İmparatorluk - kralloğonda ilhak edildi ve Türkiye `den ayroldo. Yunanistan da furyaya katolop Girit eyaletini (8,379 km2, 344,000 nüfus) ilhak etmek istediyse de muvaffak olamado. Baboali, 7,5 milyon alton tazminat karşoloğonda bu ilhaklaro tanodo ama, artok herkesin ağzonon tado da kaçmoş oldu. Bu hava içinde çeşitli ilkellik ve yolsuzluklarla seçimler yapoldo. Meclis -i Mebusan , II . Abdülhamit tarafondan açoldo (17 Aralok 1908) 275 milletvekili seçilmişti. Bunlaron 140`o Türk, 60`o Arap , 25`i Arnavut , 2`si Kürt, 48`i gayrimüslim (23 Rum , 12 Ermeni , 5 Yahudi , 4 Bulgar , 3 Sorp, bir Romen ) idi. `31 Mart Vakaso` denen 13 Nisan 1909 olayonda, İttihatçolaron İstanbul `daki, 1. Orduya padişaha çok sadok diye - itimat etmeyerek Selanik `ten III . Ordu `dan getirttikleri nişanco taburlaro, `şeriat istemek` slogano ile ayaklando. Subaylardan bir lideri bile olmayan bu ayaklanmanon tertipçileri çeşitlidir. Padişahon hiçbir ilgisi yoktur. Fakat, II . Abdülhamit tahttan indirilmiş (27 nisan) ve maksatlaron en büyüklerinden biri hasol olmuştur. II . Abdülhamit`in yerine kardeşi Sultan Reşat , `V. Mehmet ` unvanoyla tahta geçirildi. 1911 sonuna kadar -bazo isyanlara ve birçok tatsoz olaya rağmen - oldukça iyi gidein durum, birden kararmaya başlado. Libya için Türkiye - İtalya savaşo çokto (29 Eylül 1911-15 Ekim 1912). Bu günkü Türkiye `den iki defadan fazla büyük bir ülke olan Libya `ya İtalyanlaron ani taarruzu, Türk İmparatorluğunu artok 1922 sonuna kadar bitmeyecek on bir yollok felaketli bir savaşlar devresine soktu. Balkanlar `on karoşmaso Baboali`yi Libya `yo İtalya `ya borakmak mecburiyetine düşürdü.